Cuma, 24 Ocak 2025 Hicri : 24 Recep 1446

Özel Röportaj Konuğumuz Şehit Eşi Sayın Esma YILMAZ

img

Özel Röportaj Konuğumuz Şehit Eşi Sayın Esma YILMAZ

Özel Röportaj Konuğumuz Sayın Esma Rukiye Kılıçarslan YILMAZ. Hepimiz kendisini 15 Temmuz 2016 tarihinde ülkemizin yaşadığı darbe girişimi sırasında şehadet makamına ulaşan sevgili eşi Kurra Hafız İbrahim YILMAZ vesilesi ile tanıdık.

Esma Yılmaz, Şehit Eşi olmasının dışında ; kendileri de şehit eşi gibi hafız ,iyi derecede almanca bilen ,kendini tarihsel ilmi öğrenmeye adamış, İslam ve Osmanlı tarihi konusunda icazet belgesine sahip ve bir kız çocuğuna annesi.

Bilindiği üzere ; Antalya Okçular Tekkesi olarak tüm halkımız gibi bizler de Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan Beyefendiye verdiğimiz söz üzerine ;" 15 Temmuzu Unutmayacağız Unutturmayacağız" hedefi ile Tesislerimiz içinde Türk Okçuluğu teori dersleri ve seminerleri verdiğimiz talimgahımıza Şehidimizin ismi vermiştik. 8 yaşından üniversite öğrencilerine, Türk okçuluğu eğitmenlerinden ,kulüp başkanlarına kadar bir çok kişin faydalandığı "Şehit Kurra Hafız İbrahim Yılmaz " talimgahımız 2017 yılında hizmete girmişti.Antalya Büyükşehir Belediyesi Himayelerinde yapılan talimgahımızda, Akdeniz Üniversitesi'ne protokol ile yerleştirdiğimiz Türk Okçuluğu Seçmeli dersinin teori dersleri de gerçekleşmektedir.

Genç yaşında zor imtihanlardan geçen Esma Yılmaz konuğumuz ile ilgili merak edilen soruların cevaplarına biran önce geçelim istiyoruz..

Editör /Soru:   Sevgili Esma Yılmaz, sizinle daha önceki sohbetlerimizde "aile içinde her gün şehitlik kavramının mutlaka geçtiğini belirtmiştin. " şehitlik kavramı senin ve ailen için tam olarak  ne ifade ediyor bize anlatabilir misiniz?

Esma Yılmaz:  Sehadet ve şehitlikle ilgili söylenmesi gerekenleri Mevlamız (C.C.)  ayeti kerimesinde Peygamberimiz (sav.) hadisi şeriflerinde  ve büyükler kitaplarında uzun uzun zikretmiştir bunun tanımını yapmak benim harcım değil lakin benim idrak ettiğim kadarını size aktaracak olursam.. Şehadet  canını  i'lây-ı kelimetullah davası uğruna gözünü kırpmadan  feda etmektir .. Vatan  bizim dinimizi özgürce yaşayabildiğimiz yerdir. Gayemiz Allah'ın (cc.)  rızası ve toprağımızda dinimizi yaşamaktır..

Vatanım için canımı ben de seve seve feda ederim diyen gençlere bir abla olarak şunu söylemek istiyorum:

 "Gençler! Eğer şehit olma arzusu güdüyor ve vatana  hizmet etmek istiyorsanız,   zor olanı yapmalı ve önce  şehit gibi yaşamınızı sürdürmeniz gerekir.. bunun yolu  okumaktan ve dünyevi hevesinin peşinden azgın bir boğa gibi giden gençliğe inat ahlaki erdemleri benimsemekten geçer...  çünkü  Resulullah  (sav.) "hakiki mücahit nefsi ile mücadele edendir buyurmuştur.."

...

Editör /Soru:    15 temmuz gecesinde yasadığın duygularını sorup ,sizi tekrar o anlara götürmek istemiyoruz. Gözlemlediğimiz kadarıyla acını içinde yaşayıp,içine kapanan biri değilsin,mücadeleye hala devam ediyorsunuz, peki 15 temmuz sonrası ülkemizin şuan ki durumunu nasıl yorumluyorsunuz?

Esma Yılmaz:  15 Temmuza Kara gece diyorlar ya bence  15 temmuz ak mı ak bir gece dost görünümlü  düşmanları bize aşikâr eden bir gece.. 

Tuzak kuranların tuzaklarının başlarına döndürüldüğü ve mutlak hakimin gücünü Türk milleti üzerinden gösterdiği bir gece..

Bu sebeple devam eden süreç ne kadar zorlu olursa olsun kendilerini aklamak için ne kadar uğraşırlarsa uğraşsınlar biz onların gerçek yüzlerini elhamdülillah gördük. Ve inanıyorum ki hiçbir şey eskisi gibi olmayacak..

...

Editör /Soru:    Tarih icazeti almış biri olarak , mevcut tarihi eğitim müfredatı hakkında ne düşünüyorsunuz? Sizce ne gibi güncellemeler olması gerekmektedir? Külliyede kurulan Millet Kütüphanesi hakkında ne düşünüyorsun?

Esma Yılmaz:   Reis-i Cumhurumuzun ülkemiz için yaptığı güzellikler arasında yer alan millet kütüphanesi  beni gerçekten çok heyecanlandıran bir eser oldu . Daha gidip görmek nasip olmadı inşaallah en kısa zamanda  Mevla (c.c.)  nasip eder.

Mevcut sistemdeki  Tarih eğitimini yeterli bulmadığım gibi bir çoğunu  eksik ve yanlış buluyorum.. Ama Elhamdülillah ülkemizde çok sayıda doğruyu haykıran isinin ehli sağlam kaynak veren tarihçimizde var onların ve devletimizin desteği ile durumun günden güne düzeleceğinin ümidini taşıyorum .. Zira tarihimizi iyi bilmemiz yeni 15 temmuzlar yaşamamak açısından da  çok önemli Üstad Mehmet Akif'inde söylediği gibi..

"Geçmişten adam hisse kaparmış... Ne masal şey! Beş bin senelik kıssa yarım hisse mi verdi? "Tarih"i "tekerrür" diye tarif ediyorlar; Hiç ibret alınsaydı, tekerrür mü ederdi?..."

Editör /Soru:   Sayın Bilal Erdoğan Beyefendinin öncülüğünde ;  Beyoğlu Okçular Tekkesini tekrar restore ettirip Cumhurbaşkanlığımız himayelerinde okçuların hizmetine sunduğu İstanbul Okçular Vakfında ilk defa ok attığınızda Sümeyye Gamze Başkanımız gözleriniz yaşardığına şahit olmuş , bu duygunun altında yatan şeyi okuyucularımız ile de paylaşabilir misiniz?

İlk okumu Almanya'da ilk okul 3. sınıfa giderken atmıştım .. aile eğitimimiz vesilesi ile çocukken de müslüman kimliğinin tüm kimliklerin önünde olduğunun bilincindeydim elhamdülillah..  o gun tüm  sınıf arkadaslarim ile birlikteli  ok atacağımız zaman içimden Ey Allahım müslümanın aziz olduğunu her ortam ve fırsatta sen göster  en iyi oku bana attır diye dua etmiştim ve Allah tipki enfal suresi 17. ayeti kerimesinde  "Ve attığın zaman da sen atmadın ama Allah attı. " buyurduğu gibi o gün bana herkesten iyi ok attırmıştı..  

Fakat geleneksel Türk okunu ilk defa İstanbul Okcular Vakfında elime aldım ve o gün 2 ayrı şey düşündüm .

Birincisi  Şehidim sünnet  olan bir sporu yine sünneti  seniyyeye uygun şekilde hem kendisinin hemd e bizim icra etmemizi çok isterdi onun "yokluğunda da"olsa onun  çok istediği bir şeyi yapabilmek bana kendimi iyi hissettirdi..

Ayrıca Resullah (sav) in Uhud savaşında okçuların piri olan Sad Bin Ebi Vakkas'a (r.a.)

Anam babam, sana fedâ olsun yâ Sa`d, durma at!" dediğini hatırladım

bu hitaba tek mazhar olan ok atması sebebi  ile Hz. Sad (r.a.) olmuştu..

Peygamberimizin teşvik ettiği bu sünneti Sümeyye Başkanım vesilesi ile ihya etmiş olmak beni çok duygulandırdı..... Bu mübarek, nitelikli yeri tekrar canlandıran Sn. Cumhurbaşkanımıza ve Bilal Beyden Allah razı olsun..

Editör /Soru:   Antalya Okçular Tekkesi Şehit İbrahim Yılmazı Anma Sahur Kupası düzenlemiş kızınız ile birlikte teşrif etmiştiniz. O günün şerefine Şehidimiz adına Allah rızası için ok atıldı ve sizde o atışlarda yerinizi almıştınız. O günkü duygularınızı bizimle paylaşmak ister misiniz? Yayı gerdiğinizde aklınızdan geçenler neydi mesela? Ok atmaya devam etmek istiyor musunuz?

Esma Yılmaz:   "O güne gelmeden önce  Antalya Okçular Tekkemiz ve hizmet edenler hakkındaki ilk izlenimimi aktarmak istiyorum..

Hiç  beklemediğim ve ummadığım bir anda Koca yürekli bir İnsan tanıdım ben ... Büyük idealleri olan ve Allah (c.c.) için çalışan .. Doğru bildiğini yapan ve bu uğurda kimseye eyvallahı olmayan ...

O kişi  Okçular  Tekkesinin Başkanı Sayın Sümeyye Gamze Uçar Hanımefendi idi... O bir kişi , kendi gibi bir gurup gönüllüyü  toplamıştı etrafında.. . Riyadan ve kibirden uzak mütevazı ve  samimi insanlardan oluşan bir topluluktu bu... Uzun zamandır hiçbir yerde hissetmediğim bir huzur hissettim yanlarında .. Kalbimi sıcacık saran tebessümleri.. İçimi ısıtan sevgi dolu Kucaklamaları vardı... Hepsini ilk defa görmeme rağmen senelerdir tanışıyormuşuz gibi hissettim .. Sanki başka bir alemde tanışmış gibi... Kardeşlerim gibiydiler kandan değil ama Candandılar.. Yanlarında muhacir ensarın yanında ne hissetmiş olabilir onu anladım...Bu insanlar benim bundan sonra her daim dualarıma katacağım Ablalarım kardeşlerim yoldaşlarım oldular..

Evet yolumuz uzundu ve daha basındaydık ama ilk adımlarımızı sağlam attık.

Birlikte geçirdiğimiz günleri hafızama kazıdım .. Onlar ile  ferahladım nefes aldım...

Şehidimin adına düzenledikleri Sahur Kupası çalışmalarından sadece bir tanesi idi.. O gün kendi attığım ok ta dahil şehidimin  adına ve Allah (c.c.) namına atılan  her ok aslında beni kalbimin tam ortasından vurmuştu..  Çünkü Antalya gibi bir yerde Ramazan-ı şerifte Allah için ok atılıyordu ve ya hak sesleri her yerde yankılanıyordu ..

 Vali beyin (Sn. Münir Karaloğlu ) eşliğinde ilk defa stadyum içerisinde cemaatle teravih namazı kılınmıştı  bunlar hasretini çektiğimiz ve özlem duyduğumuz değerlerimizdi bizim.. Ve elhamdülillah Antalya Okçular Tekkesinin kuruluş niyeti ile birebir örtüşüyordu..

"Yaratanın Rızası"  O'nun (c.c.) rızası için

Hem ata sporumuz olan geleneksel Türk okçuluğunu hem de (Antalya'da) unutulmaya yüz tutmuş  dini değerlerimizi gençlerimize   tasavvuf yolu ile öğretilen bir okçuluk  tekkesi açılmıştı ... Huzur kokan bir Tekkeydi... Derdi olan bir mekandı orası... İdealleri Allah rızası olan bir grup insandı onlar...

Bana bu duyguları  yaşatan  Başta Sayın Sümeyye Gamze Uçar Hanımefendi olmak üzere bütün okçularımıza ve Resullah'ın  (s.a.v.) "bir kavmin efendisi oraya hizmet edenidir "sözünü düstur edinen gönüllü ablalarıma çok teşekkür ederim... Allah (c.c.) hepinizden razı olsun ".

Bu asırda Antalya  gibi bir yerde  unutulmaya yüz tutmuş geleneksel sporlarımızdan olan okçuluğu kuran ve sünnet  çizgisini muhafaza ederek hayata geçiren bu yüreği güzel insanlara ben ne söylesem az kalır.. Mevla emeklerinin karşılığını dünya ahret versin..

Mevla sizleri daim ve kaim kılsın

...

Editör /Soru:   Kadınların ve kız çocukların okçuluk ,yüzme, at binme ve atletizm gibi sünnet sporların yeterince rağbet ettiğini düşünüyor musunuz? Bir vatandaş ve kız annesi olarak kadınların spor yapmasına yönelik önerileriniz nelerdir? Koşullar gelişse rağbet artar mı ne dersiniz?

Esma Yılmaz:   Sorunuzda da geçtiği gibi bence  uygun ortamlar sağlanamadığı için yeterli katılım da sağlanamıyor ne yazık ki..  Şahsen ben, sizin düzen tertip ve eğitiminiz gibi  diğer ata sporları için de imkan sunulursa kız evlatlarımızın ve ailelerinin daha fazla rağbet  edeceğini düşünüyorum..

...

Editör /Soru:   Cumhurbaşkanımıza olan sevginizi tüm Türkiye biliyor, biz de şahid olduk ki, sizi herkese manevi kızı olarak tanıtıyor. Kendisi ile sık sık görüşme imkanı bulabiliyorsunuz peki buradan Sn Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan Beyefendiye  bu röportaj vesilesi ile iletmek istediğiniz bir mesaj var mıdır?

Esma Yılmaz:   Cumhurbaşkanımız Sn. Recep Tayyip ERDOĞAN;   bizim kutlu davamızın tecelli ettiği yaşayan  davamızdır .Ben eşimin şehadet haberini aldığımda elhamdülillah dedikten sonra ilk sorduğum  Reistir .. Çünkü  biliyordum ki yârimin şehadeti yuvamı, onun  yokluğu ise vatanımı dağıtırdı..  Bunun için cenazede güçlükle ayakta durmaya çalışırken Reisin  yanıma geldiğini fark edince göz yaşıma," akmayacaksın Reisi üzmeyeceksin" dedim, bunu o anda bana  başka hiçbir güç yaptıramazdı..   Cumhurbaşkanım benim dokunulmazım..  Ona  her zaman söylediğim şeyi söylemek isterim.. "SEN İYİ OL.. BAŞIMIZDA OL ,BİZLER SENİN  HAKLI DAVAN UĞRUNA DÜN DE BUGÜN DE YARIN DA KURBAN OLMAYA GÖNÜLLÜYÜZ .. BİZLER SENİN DUACINIZ...BİZLER SENİ ALLAH İÇİN ÇOK SEVİYORUZ.."

...

Editör /Soru:   Şehidimizin ata sporları ile ilgilendiğini söylemiştiniz okuyucularımız için biraz bize anlatır mısınız ? Sn Bilal Erdoğan Beyefendinin önderliğinde Türkiye'de tekrar ihya edilmeye çalışan ata sporlarımız hakkında düşünceleriniz nelerdir?

Esma Yılmaz:  Ben kendisinden köylerinde yapılan güreş  müsabakalarına iştirak ettiğini ve galibiyeti de kimseye bırakmadığını keyifle anlattığına şahit olmuştum.. 

Birde yüzme  ve  nefes tutma konusunda gerçekten çok iyi idi

Kurra Hafız olma yolunda ilerlerken Kuran-i Kerimi güzel okumak için şan dersleri almıştı ve dolayısı ile diyafram nefesi kuvvetli idi..

 Mevlamız  (c.c.) Kuran-ı Kerim'inde Enam 38.ayetinde "Biz kitapta (Kuran-i Kerimde) hiçbir şeyi eksik bırakmadık"  Buyurduğu gibi İbrahim de Kuran-ı güzel okumak için çalıştırdığı nefesinin Kuran vesilesi ile kendisine yüzerken nefes tutma konusunda da yardım etmiştir..  Hatta bu konu ile  ilgili kendi  Babamın İbrahimle hoş ve muzip bir hamam hatırası var.. Bir gün  babam erkek kardeşim ve şehidim hamama gitmişler orda  sakalaşırken babam hadi üçümüzde suyun içinde başımızı daldıralım en fazla nefesini  tutan galip olsun  demiş.. Ve başlamışlar babam 3 defa  nefesi kesilip kafasını kaldırmış, onlara çaktırmadan bakmış ama İbrahim hala nefesini tutuyormuş . Sonrasın da babam defalarca gülerek "oğlum seni hile ile bile yenemedim "diye çok takılmış  İbrahim'e .

Şehidimiz hayatta olsaydı eminim daha fazla bu tür faaliyetler içinde yer alırdı .

Mevla kızımıza nasip etsin diyelim...

Bilal Bey gerçekten çok kıymetli bir hayır içerisinde, kendisine ve yol arkadaşlarına teşekkür etmek gerekir ki ; Bilal bey ile birlikte benim hizmetlerine birebir şahit olduğum ; Antalya 'da Vali bey (Münir Karaloğlu),  Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı (Menderes Türel) , Ata Sporları Konfederasyonu Başkanımız ( Hacı Sürmeneli ) ,Okçular Tekkesi Başkanımız (Sümeyye Gamze Uçar ) Ümmeti Muhammedin evlatlarına kültürlerini tekrar hatırlattıkları için teşekkür ederim. Rabbim yollarını açık etsin..

Editör /Soru:   15 temmuz sonrası hayatınız çok değişti, bundan sonraki hayat çizginiz ve hedefleriniz nedir? Bu kadar ilmi öğrendikten sonra paylaşmak ilmin zekatıdır derler, seminerler ve konferanslar vermeyi düşünüyor musunuz?

Esma Yılmaz:   Ben 21 yaşına girdiğimde ciddi bir 21 yas sendromu yaşıyordum bunun sebebi ise fatih  dedemizin 21 yaşında İstanbul'u  fethetmesiydi  dava için ne yapabilirim  düşüncesi uykularımı kaçırıyordu.. Sonra 23 yaşında Mevla bana şehit eşi olmayı nasip etti ve o günden sonra dedim ki vatan için yapabileceğim en kutsal görev evladımı elimden geldiğince vatansever bir Müslüman olarak yetiştirmek, şuan için en büyük  hedefim bu..

Ve evet 15 temmuzun yaşayan şahidi ve bir dava adamının zevcesi olarak kız kardeşlerimle buluşarak bu konular hakkında konuşmaları sürdürmek isterim..

...

Editör /Soru:   Biraz da kızını aslında Tüm Türkiye'ye emanet bırakılmış kızımız diyelim sevgili Hatice Hifa, manevi dedesi Cumhurbaşkanımız, peki kendisi nasıl,neler hissediyor, hayatı nasıl geçiyor?

Esma Yılmaz:   "HATİCE HİFA  hiçbir şeyin farkında değil çünkü 4 yaşında"  dememi isteyecektir muhtemelen onun babasını şehit edenler..

Allah şahidim ki o her şeyin farkında

Babasının şehit olduğunu ona şehitlikte anlatmıştım, kalktı ve Babasının yanına gitti

"Baba vatanımızı kurtardığın için sana çok teşekkür ederim" dedi.. bu yaşta bir çocuğun gösteremeyeceği vakur bir tavırla bir yandan ağlayarak büyüyünce bunun hesabını soracağım dedi.. bende kendisine anlayacağı dilden fikri  kalemi ve imanı ile onlardan hesap sorabileceğini anlattım ve bu doğrultuda da büyütmeye gayret ediyorum..

...

Editör /Soru:   Okuyucularımıza iletmek istediğiniz mesajınız veya başka bir paylaşımınız var mıdır?

Esma Yılmaz:   .   Her hayırlı şeyi yapacağında karşına engel çıkar ;ama ilim konusunda engeller çıkar der büyükler..

Hele bu ilim Allah'ın rızasına uygun şekilde yapmak isteyen gençlerin öğrenmek istediği bir ilim olunca şeytan ve şeytanlaşmış insanlar size musallat olmaktan asla geri durmazlar..

Bunun için yaptığınız işin ehemmiyetinin farkında olmalısınız ki güçlük  ve sabırdan sonra Mevla size sonsuz kapılarını açsın.. ne demiş Üstad Necip Fazıl : "ÜZÜLME! BU DAVANIN SAHİBİ HAK’TIR. HAK OLAN DAVADA ZAFER MUHAKKAKTIR."

...

 

Editör

Tarih: 26.06.2020